Хелпикс

Главная

Контакты

Случайная статья





d) Kadın fıtratı 7 страница



davranı ş ları iç ine alacak ö lç ü de ş ü mullü olduğ u da bir hakikattir. a) Eksik ö lç ü p tartmak,

b) Sebepsiz olarak borcun ö demesini geciktirmek, c) İ ş e zamanı nda gitmemek ve erkenden ayrı lmak,

d) Ü stlenilen gö revi gereğ ince ş artları na uygun yapmamak,

e) Kamu malları nı, amme menfaatlerini gerektiğ i ş ekilde korumamak/zim­

mete geç irmek…

Bü tü n bunlar ve benzerleri adaletsizliktir. Adaletsizlik olduğ u iç in de hiç ş ü phesiz zulü mdü r.

Kaç ı nmakla yü kü mlü kı lı ndı ğ ı mı z zulü m ise Kı yamet Gü nü ’nü n azâ b ve zillet karanlı kları olup, cezası dü nyada da gö rü lecek olan pek bü yü k bir gü ­ nahtı r.

Mü ’minler!

İ man bunalı mı geç iren cemiyetimiz adaletsizlikten muzdariptir. Fakat za­ lim olan, adaletsizliğ e meyleden ve aracı olan yine bizleriz. Allah’a ve O’nun ilâ hî adaletine; Cennet ve Cehennem’e gereğ ince inanmayan insanı mı zdı r.

Adaletsizliğ in ana kaynağ ı Allah’a ve O’nun ilahi adaletine inanç sı zlı k ol­ duğ u iç in dir ki mazlumumuz da zulme uğ rarken adaletsizliğ i ö ğ renmektedir. Ezilenimiz de ezmek ç abası ndadı r. Etnik taleplere, grevlere, lokavtlara ve ha­ pishane isyanları na bakı nı z. Adaletin zulü m yoluyla istendiğ i gö rü lebilecektir.

Mü ’minler!

Kabirler aç ı k, Allah’ı n adalet gü nü yakı ndı r. Adaletten ve ilâ hî adalete ina­ nanlardan yana olalı m. İ slâ m insanı olmadan ve İ slâ m insanı nı yetiş tirecek eğ i­ tim dü zenine talip olmadan muhtaç olduğ umuz adaleti gereğ ince yaş ayı p yaş a­ tamayacağ ı mı zı bilelim.

Hutbemizi â yet ma’naları yla bitiriyorum:

“... (Adil olun. ) Allah adaletli olanları sever. ”

“Allah’ı zâ limlerin yaptı kları zulü mden habersiz sanma. ” “... (İ yice biliniz ki) Allah’ı n laneti zalimler ü zerindedir. ”8

 

8  Mü mtehine, 8; İ brahim, 42; Hû d, 18.


 

 

Duâ nı n Dinimizdeki Ö nemi

 


Kur’â nı n  bildirdiğ i,  Hz.  Muhammed’in  aç ı kladı ğ ı  emirler  ve  yasaklara

uyarak olarak Allah’a karş ı hayatı nı fiilî bir duâ ş eklinde sü rdü rmekle mü kel­

lef olan Mü slü man ö zel olarak kalp ve kafa diliyle de Allah’a yakarmakla yü ­

kü mlü dü r. Ç ü nkü Rabbimiz duâ etmemizi ş ö yle emir buyurmaktadı r:

“Rabbinize  yalvararak  ve  iç in  iç in  duâ  edin.  Ç ü nkü  O  haddi  aş anları  sev­

mez. ”1

Duâ inanmaya, dayanmaya ve istemeye ihtiyacı olan insanı kudreti son­ suz, bilgisi, rahmeti sı nı rsı z, istenen her ş eyi, dilediğ i anda yaratı p vermeye muktedir olan Allah’a bağ lı yan manevî bir rabı tadı r.

Duâ, ı zdı rapları n, maddî ve manevî dertlerin ş ifa kaynağ ı dı r. Duâ, insanı manevî ö ksü zlü kten kurtaracak tek koruyucudur.

Duâ, ü mit ve huzur menbaı dı r. Yaş ama aş kı nı dirilten bir rahmettir.

­Allah ş anı nı artı rsı n­ Peygamberimizin ifadeleriyle “Duâ, rahmet kapı ları nı n anahtarı, mü ’minin silâ hı, dinin direğ idir. Duâ, ibâ dettir, ibâ detin ö zü dü r. ”2

Bu sebeple duâ Mevlâ sı katı nda mü ’mine değ er kazandı racak temel ibâ dettir. Furkâ n Sû resi  yet 77:

“(Ey Peygamber) de ki! Duâ nı z olmadı ktan sonra Rabbiniz size niç in değ er versin... ”

Yü ce Rabbimiz Bakara sû resinin 186. â yetinde kendisine duâ edilmesini,

 

1  Araf, 186.

2  S. Tirmizî, Hn. 3368­9, C. Sağ î r, 2/17.


 

411


 

 


 

412


bü tü n isteklerin kendisine arzedilmesini emretmekte, duâ lara icabet edeceğ i­

ni de ş ö ylece vaat etmektedir:

“­ (Ey Peygamber! ) Kulları m sana beni soracak olurlarsa (bilsinler ki, ) ş ü p­ hesiz Ben onlara ç ok yakı nı m. Benden istediğ inde, duâ edenin duası nı kabul ederim. “Bana duâ edilmesi” emrime uysunlar ve benimle kendilerini gü vene erdirsinler ki doğ ru yolu bulsunlar. ”3

Allah’a yö nelme aş kı nı yitiren, duâ etme ihtiyacı nı rû hunda duymayan insan yalnı zca gö rü nü rde insandı r.

Bunun iç indir ki Kur’â nı mı zda Yü ce Mevlâ mı z duâ sı zları yermekte, uğ ra­

yacakları azabı da Mü ’minû n sû resinin 60. â yetinde ş ö ylece bildirmektedir: “Rabbiniz buyurdu ki: Bana duâ edin; size karş ı lı ğ ı nı vereyim. Bana ibâ det

etmekten (duâ dan) bü yü klenip yü z ç evirenler muhakkak kü ç ü lmü ş kimseler

olarak Cehennem’e gireceklerdir. ”

Bizlere duâ etmemizi emreden ve duâ ları mı zı kabul edeceğ ini vadeden

Rabbimiz, Kur’â n’ı mı zda bizlere husû siyle hangi hususlarda duâ edeceğ imi­

zi de ö ğ retmektedir..

a) Mevlâ mı z, kendisinden bizleri en doğ ru yola ulaş tı rması nı, sevdiğ i ve nimetlendirdiğ i kulları ndan kı lması nı, gü zelliklere ve ahlâ kî değ erlere erdir­ mesini, katı ndan sabı r verip rahmet saç ması nı, doğ ruya erdikten sonra kalple­ rimizi sapı klı ktan koruması nı dilememizi ö ğ ü tlemektedir.

Kur’â n’ı mı zda sunulan ş u dua ö rneklerini kalbimizle iş tirak ederek bera­

berce dinleyelim:

[“(Rabbimiz! ) Bizi (inanç, sö z, iş ve ahlâ kı mı zda) doğ ru yola ilet. Kendile­

rine nimet verdiğ in kimselerin (Peygamberlerinin, dostları nı n) yoluna erdir... ” “Ey Rabbimiz! Bize dü nyada gü zeli ver. Â hirette de gü zeli ihsan et. Bizi Ce­

hennem azabı ndan koru. ”

“... Ey Rabbimiz! Ü zerimize (yağ mur gibi) sabı r yağ dı r. Mü slü man ola­

rak canı mı zı al. ”

“Ey Rabbimiz! Bize hidâ yet verdikten sonra kalplerimizi saptı rma. Katı n­

dan bize rahmet ihsan et. Ş ü phesiz sen pek ç ok bağ ı ş layansı n. ”]4

b) Rabbimiz kendisinden iç dü nyamı zı aydı nlatması nı bilgilerimizi arttı r­

 

 

3  Bakara, 186.

4  Sı rası yla bak. Fatiha, 6­7; Bakara, 201; A’raf, 126; Al­i İ mrâ n, 8.


 

 

ması nı, gü ç getiremeyeceğ imiz iş lerle bizleri imtihan etmemesini, inanç sı zlar

ve ahlâ ksı zlar gü ruhuna karş ı bizleri kuvvetlendirmesini, affetmesini, huzu­ runda zelil etmemesini, Cehennem’den koruyup Cennet’e erdirmesini isteme­ mizi de emretmekte; muhtelif peygamberlerin ve sevimli kulları n diliyle duâ ö rnekleri vermektedir.

Bu ö rneklerden bir kı smı ş u dualardı r:

“... Rabbimiz! Nû rumuzu tamamla. Bizi bağ ı ş la. Sen her ş eye gü ç yetiren­


sin. ”


 

 

“... Rabbim! İ lmimi artı r. ”

“... (Ey) Rabbimiz! Bizim gü nâ hları mı zı ve iş lerimizdeki taş kı nlı ğ ı mı zı yar­


lı ğ a... ”

“Rabbimiz! Unuttuk yahut yanı ldı ysak bizi tutup sorguya ç ekme. Rabbimiz! Bize bizden ö nceki insanlara yü klediğ in gibi ağ ı r yü k yü kleme;

(ç etin kulluk denemelerine uğ ratma. )

(Ey) Rabbimiz! Gü ç yetiremeyeceğ imizi bize taş ı tma. Bizi affet, gü nahla­ rı mı zı bağ ı ş la, bizi sevginle/rahmetinle kuş at. Sen bizim Mevlâ mı zsı n. Artı k egemenliğ ini/yasaları nı tanı mazlara karş ı da bize yardı m et. ”

“… Canı mı zı iyilerle birlikte al. Rabbimiz! Peygamberlerin aracı lı ğ ı ile bize vaat ettiklerini de bize ver. Kı yamet Gü nü bizi rezil etme. Ç ü nkü Sen vadinden dö n­ mezsin. ”

“Beni nimeti bol olan Cennet’e varis olanlardan eyle. 5

c)  Yü ce  Rabbimiz,  kendisinden  hayı rlı  nesiller  istememizi,  ebedî  â leme gö ç mü ş mü ’min kardeş lerimiz ve yakı nları mı z iç in de keremi bol zatı na iltica etmemizi tavsiye buyurmaktadı r.

Aş ağ ı da anlamları sunulan â yetler bu tü r duâ ö rneklerini takdim etmek­

tedir.

“... (Ey) Rabbimiz! Bize zevcelerimizden ve nesillerimizden gö zlerimizin sevinci olacak iyi kimseler ihsan et... ”

“Rabbim! Beni gereğ i gibi namaza devam edenlerden) kı l. Zü rriyetimiz­

den de bö yle kimseler yarat. .. ”

 

5  Sı rası yla bak. Tahrim, 8; Taha, 14; Al­i İ mrâ n, 147; Bakara, 268; Al­i İ mran, 193­4; Ş uara,

85.


 

 

413


 

 


 

414


“(Ey) Rabbimiz! Kulluk hesabı nı n gö rü leceğ i Kı yamet Gü nü nde beni ana­

mı ve babamı ve bü tü n iman edenleri yarlı ğ a. ”

“... (Ey) Rabbimiz! Bizi ve iman ile bizden evvel geç miş olan kardeş leri­ mizi bağ ı ş la. İ man etmiş olanlar iç in kalplerimizde bir kin bı rakma. Rabbimiz! Sen ç ok ş efkatli, pek merhametli olansı n. ”

“... Rabbimiz! Rahmet ve bilgi bakı mı ndan her varlı ğ ı kuş attı n. Tö vbe edip senin yoluna uyanları bağ ı ş la. Onları Cehennem azabı ndan koru. ”6

Aziz Cemâ atim!

Ö ğ rettiğ i ve ö ğ ü tlediğ i duâ larla Rabbimize yalvaralı m. O, bizim Mevlâ ­

mı zdı r. O’na dayanalı m. O’na yö nelelim. O’na yakaralı m.

Hutbemizi, mukaddes hayatı, lisanî ve fiilî bir duâ iç inde geç en ş anlı Pey­

gamberimizin yaptı ğ ı ve bizlere ö ğ rettiğ i duâ lardan bir demet sunarak bitirelim: Allahı m! Ben Senden hidayet, iffet ve gö nü l zenginliğ i isterim.

Allahı m! Beni affet. Doğ ru yola ilet, bana afiyet ver, beni helâ lden rı zı klandı r. Allahı m! Kalbimizi rı zana uygun amel ve ibâ dete ç evir.

Allahı m! Tahammü l edilemeyecek belâ dan, insanı ö lü me kadar sü rü kleye­

cek musibetten, dü ş manları sevindirecek bir zulme uğ ramaktan sana sı ğ ı nı rı m.

Allahı m!  Bü tü n  iş lerimde  beni  muvaffakiyete  erdir.  Nefsimin  ş errinden beni koru.

Allahı m! Faydası z ilimden, acizlikten, tembellikten, korkaklı ktan, fakirlik­

ten, zulmetmekten ve zulme uğ ramaktan sana sı ğ ı nı rı m.

Allahı m! Kö tü huylardan ve iş lerden, nefsâ nî arzulardan sana sı ğ ı nı rı m. Allahı m! Senden senin sevgini ve seni sevenleri sevmeğ i ve senin muhab­

betine ulaş tı racak amelleri dilerim.

Allahı m! Senden Cennet’e nailiyeti, Cehennem azabı ndan kurtuluş u dile­

rim. 7

 

 

6  Sı rası yla bak. Furkan, 74; İ brahim, 40­41; Haş r, 10; Mü ’min, 7.

7  Dualar R. Salihin’in Duâ Kitabı ’ndan derlenmiş tir.


 

 

Duâ nı n Kabul Olunması nı n Ş artları

 

 


Duâ ruhun gı dası, kalbin nuru ibâ detlerin ö zü dü r. Duâ insanlı k ç izgisin­

de tutan, yü celten ilâ hî sevgiye erdiren mana aracı dı r.

Duâ kabul olunacak bir sı ğ ı nı ş tı r. Dileğ e kavuş turacak yoldur. Rabbimiz ş ö yle buyurur:

“(Ey Peygamber! ) Kulları m beni sana sorarlarsa de ki; ben onlara ç ok yakı ­

nı m. Duâ ettiğ i zaman duacı kulumun isteğ ini kabul ederim... ”1

Mü ’minler!

Duâ mutlaka kabul olunacak bir ibâ dettir. Ancak duayı Peygamberimizin bildirdiğ i ş artlara uygun olarak yapmak lâ zı mdı r.

Bu ş artlan beş madde halinde ş ö ylece ö zetleyebiliriz.

a)  Duamı zı n  kabul  olunması nı n  ana  ş artı  vü cudumuzu  helal  kazanç la alı nmı ş helal gı dalarla beslemek ve giydirmektir.

Aş ağ ı da sunacağ ı mı z hadis bu gerç eğ i aç ı klamaktadı r.

Sa’d b. Vakkas (Peygamberimizin huzurunda ) ayağ a kalktı ve:

­ Ya Resû lellah! Beni duâ sı kabul olunanlardan kı lması iç in Allah’a duâ ediniz, ricası nda bulundu.

Hz. Peygamber (ona duâ etmedi fakat duâ sı kabul olunacak kullardan ol­

manı n yolunu gö stererek) ş ö ylece ö ğ ü t verdi:

­ Ya Sa’d? Yemeğ ini helal kazanç la alı nmı ş helal gı dalardan hazı rla. (Helâ l yer, helâ l iç ersen) duâ sı kabul olunan kullardan olursun.

 

1  Bakara, 186.


 

415


 

 


 

416


Muhammed’in canı nı kudreti altı nda bulunduran Allah’a yemin ederim

ki karnı na haram lokma atan kiş inin kı rk gü n (duâ sı ) kabul olunmaz.

Vü cudu haramla; (faiz, rü ş vet, karaborsacı lı k, emeğ i sö mü rmek ve eksik tartı p ö lç mek gibi haramlar) la beslenen kiş i Cehennem ateş ine daha yakı ndı r. 2

Duâ nı n kabul olunması iç in riâ yet olunması gereken bu ş artla ilgili bir di­

ğ er hadî slerinde ise Peygamberimiz ş ö yle buyurmaktadı r:

“Kiş i... elini semaya doğ ru kaldı rı r. Ya Rab! Ya Rab! der, (ister). Fakat yediğ i ha­ ram, iç tiğ i haram, giydiğ i haramdı r. Haramla beslenmiş tir. Bu durumu {devam ettik­ ç e) duâ sı nası l kabul olunur. ”

Mü ’minler!

b) Duâ nı n kabulü ş ayan olması nı n bir ş artı da duâ ya Allah’a hamd ve Pey­

gamberimize salâ t ve selâ m ile baş lamaktı r.

İ lk mü ’minlerden Ü beyd oğ lu Fudâ le (r. a. ) ş ö yle anlatı yor.

Allah’ı n Resulü (s. a. ) Hz. Muhammed (Mescit’de) otururlarken bir adam (gelerek Mescid’e) girdi. Namaz kı ldı, (namazı nı bitirince de) “Allahı m! Beni affet bana merhamet et” ş eklinde duâ etmeye baş ladı.

Allah’ı n Resulü (ona) ş ö yle buyurdu:

­ Ey namaz kı lı p duâ eden kiş i! Acele ettin. (Bundan sonra ş ö yle yapı ver: )

­ Namazı nı kı lı p oturunca Allah’a lâ yı k olduğ u ş ekilde hamd et. Bana da salâ t getir. Sonra (dilediğ in gibi) Rabbine duâ et. 3

c) Makbul olacak duâ nı n bir ş artı da, mutlaka kabul olunacağ ı inancı y­

la duâ etmektir.

­Salâ t ve Selam ü zerine olsun ­Peygamberimiz ş ö yle buyurur:

“Kabul buyuracağ ı na tam bir ş ekilde inanarak Allah’a duâ ediniz. ”4

Duâ ları mı zı n mutlaka karş ı lı k gö receğ i hususunda Peygamberimiz bir di­

ğ er hadî slerinde de ş ö yle buyurmuş lardı r:

“Rabbimiz ikramı bol ve haya sahibi bir Rab’dı r. Ellerini kendisine uzatan kulunun ellerini boş ç evirmekten utanı r. ”5

 

2  M. İ. Kesir, Bakara, 168, 1/149.

3  S. Tirmizî, Hn. 3473.

4  Tac, 5/110.

5  Tac, 5/113.


 

 


d) Duâ nı n kabul olunması nı n bir ö nemli ş artı da gü nahı gerektirecek bir

istekte bulunmamak ve acele etmemektir.

Ebû Hü reyre (r. a. ) ş ö yle anlatı yor:

Allah’ı n Resulü (duâ ları mı zla ilgili olarak) ş ö yle buyurdu:

­ Gü nahı (gerektirecek) veya akrabalı k iliş kilerinin kopması na sebep ola­ cak bir hususta dilemedikç e ve bir de acele etmedikç e her bir kulun duâ sı ka­ bul olunur. (Rabbinden istediğ i kendisine verilir. )

(Bir sahâ bî tarafı ndan) soruldu:

­ Ya Resû lellah! (Mü minin duâ sı nı n kabulü ne engel olan) acele nedir? Allah’ı n Resulü (s. a. ) “aceleyi” ş ö ylece aç ı kladı:

­ Duâ cı kul; Allah’a dua ettim, (evet) duâ edip­istedim de duâ ları mı n kabul olun­ duğ unu gö rmedim, der. Bu durumda (duâ etmekten) usanı r ve duâ yı bı rakı r. (İ ş te bu davranı ş duâ nı n kabulü ne engel olan aceledir. )6

e) Duâ nı n kabul olunması nı n bir mü him ş artı da bir mü ’minin helakini veya zarara uğ raması nı dilemek gibi İ slâ m Dini’nin ilkeleri ile ç atı ş an bir hu­ susta olmaksı zı n, bağ ı rı p­ç ağ ı rmaksı zı n, konuş ur gibi hitaplarda bulunmaksı ­ zı n ve zoraki edebî sanat gö sterileri yapmaksı zı n duâ etmektir.

Rabbimiz duâ da da olsa meş ru sı nı rları aş anları sevmediğ ini ş ö ylece beyâ n etmektedir:

“Rabbinize yalvararak ve gizlice dua edin. Ç ü nkü O, aş ı n gidenleri sevmez. Yeryü zü nü dü zelttikten sonra orada bozgunculuk yapmayı n. Azabı ndan kor­

karak ve rahmetini umarak Allah’a duâ  edin.  Ş ü phesiz ki,  Allah’ı n rahmeti,  iyilik

yapanlara pek yakı ndı r. ”7

Mü ’minler!

Ö zetlediğ imiz ş artları na riayet edilerek arı bir gö nü l ve samimi bir dil ile yapı lacak duâ Rabbimiz katı nda kabul olunacağ ı ve kul hakkı ndaki ilahî tak­ dir de duâ ile değ iş ebileceğ inden Peygamberimiz bizleri birbirimize bedduâ etmekten sakı ndı rarak ş ö yle ö ğ ü t vermiş tir:

“Sakı n ha kendi nefisleriniz aleyhine istekte bulunmayı nı z. Ç ocukları nı za bed­

duâ  etmeyiniz.  Malları nı z  aleyhine  de  bedduâ da  bulunmayı nı z.  Zira  isteklerin

 

6  R. Salihin, B. Fi Mesâ ilid­Duâ, Hn. 4.

7  A’raf, 55­56.


 

417


 

 


 

418


Allah’a sunulacağ ı ve O’nun tarafı ndan kabul edileceğ i bir anda duâ etmiş olursu­

nuz da Allah bedduâ ları nı zı kabul buyurur. ”8

Yü ce  Rabbimden,  bizleri  kabul  buyuracağ ı  duâ ları  yapma  mutluluğ una erdirmesini diler, hutbemizi Peygamberimizin yaptı ğ ı bir duâ ile bitiririm:

“Allahı m! Senin emirlerine ve yasakları na aykı rı ç ı kmamı za engel olacak ş ekilde bizleri korkun/saygı na erdir. Cennet’ine erdirecek ö lç ü de bizleri itaate muvaffak kı l. Dü nya hayatı nı n felâ ketlerini kolaylı kla gö ğ ü slettireceğ in gü ç te bize sarsı lmaz bir inanç ver.

Allahı m!.. Bizleri yaş attı ğ ı n sü rece kulakları mı z, gö zlerimiz ve bedeni gü ­

cü mü zden bizi yararlandı r.

İ ntikam duyguları mı zı ancak bize zulmedenlere yö nelt. Dü ş manları mı za karş ı bize yardı m et.

Ya Rab! Bizi dinimizin ö lç ü lerine aykı rı yaş amak felâ ketine uğ ratma. Dü n­

ya hayatı nı arzuları mı zı n gayesi, ilmimizin amacı kı lma. (Senden korkmaya­

cak ve) bize merhamet etmeyecek olanları ü zerimize salma. ”9

 

8  R. Salihin, B. F. M. Duâ, Hn. 2.

9  ag. eser ve bab.


 

 

Kabul Olunacak Duâ lar

 


İ nsan zayı f bir fı trat ü zere yaratı lmı ş iltica etmeye muhtaç bir varlı ktı r.

Mü ’min bu ihtiyacı n ş uuruna varan, Allah’a yö nelmenin zaruretini ve aş ­

kı m ruhunda duyan insandı r.

Dua mü ’minin ruhunun gı dası, gü ç kaynağ ı ve ibadetidir.

İ ç huzuruna ermek ve kulluk gö revini yapmak iç in mü ’min dua edecek­

tir. Kabul olunacağ ı inancı yla duaya devam edecektir.

Yü ce Rabbimiz “... Bana dua ettiğ i zaman duacı kulumun duası nı kabul ederim... ” buyurarak duaları mı zı kabul edeceğ ini vadetmekte, Peygamberimiz

de ş ö ylece mü jde vermektedir:

“Yeryü zü nde Allah’a dua eden her bir mü ’minin Allah (ya duası nı kabul ederek)

ona istediğ ini verir. Ya da istediğ ine eş değ erde olacak bir kö tü lü ğ ü ondan giderir... ”1

Helal gı dalarla beslenmiş vü cudumuzla yapacağ ı mı z, Allah’a hamd ve Pey­ gamberimize salâ t ve selâ mla baş layacağ ı mı z, inanç la sü rdü receğ imiz duaları ­ mı zı n kabul olunacağ ı nda ş ü phe yoktur.

Ancak her bir duamı z kabul olunabilirse de bazı zamanlarda yapı lacak du­ alarla bazı kiş iler tarafı ndan yapı lacak duaları n daha ç ok kabul olunma imtiyaz­ ları (ayrı calı kları )vardı r.

Saygı değ er mü ’minler!

a) Beş vakit namazı n ardı ndan yapı lacak dua ile gece yarı sı ndan sonra ya­

pı lacak duâ kabul edilecek duaları n baş ı ndadı r.

Ebû Umame (r. a. ) anlatı yor. Peygamberimize (s. a. ) soruldu:

 

 

1  R. Salihin, B. F. Mesail Mined­Dua, Hn. 6.


 

419


 

 


 

420


­ Ya Resû lellah! (Allah katı nda) daha ç ok kabul olunacak dua hangisidir?

Ş ö yle buyurdu:

­ Beş vakit namazı n ardı ndan yapı lacak dua ile gece yansı ndan sonra ya­

pı lacak dua (daha ziyade kabul olunacak duadı r. )2

Namaz  kulu  Allah’a  yaklaş tı ran  bir  ibadet  olduğ u  iç in  Peygamberimiz duaları mı zı ö zellikle farz namazları n hemen akabinde yapmamı zı tavsiye bu­ yurmuş tur. Gece yarı sı ndan sonraki seher vakitleri ise insanı n kafası nı n arı n­ dı ğ ı, kalbî hassasiyetinin arttı ğ ı, iç tenlikle dua arzusunu duyduğ u Allah’ı n da mağ fireti ile tecelli ettiğ i vakitlerdir. Seherlerde verimli istiğ farlar ve dualar ya­ pı labileceğ i iç in Rabbimiz ve Peygamberimiz bizleri seher vakitlerinde istiğ far

ve duaya teş vik buyurmuş tur.

Peygamberimiz ş ö yle buyurur:

“Yü ce Allah’ı mı z, her gece, gecenin son ü ç te birinde dü nya seması na tecel­

li eder de ş ö yle buyurur:

Bana kim dua eder ki duası nı kabul edeyim; kim ister ki ona vereyim. Kim bağ ı ş lanması nı diler ki onu affedeyim. ”3

Seher vakitlerini değ erlendirenler iç in Mevlâ mı z ş ö yle buyurmaktadı r. Zâ riyat Sû resi 15­18:

“İ slâ mi  ç izgide  yaş ayanlar  Rablerinin  kendilerine  verdiğ i  nimetleri  alarak Cennet’lerdedirler, pı nar baş ları ndadı rlar. Ç ü nkü onlar bundan ö nce (dü nya haya­ tı nda) Allah gö rü yor ş uuru iç inde amel ederlerdi. Geceleri pek az uyurlar, seherler­

de de Allah’tan bağ ı ş lanmaları nı isterlerdi. ”

b) Ezanlarla farz namazlar iç in getirilen ikâ metler arası nda yapı lan dualar kabul buyrulacak dualardı r.

Peygamberimiz bu gerç eğ i ş ö yle aç ı klar:

“Ezanla  ikâ met  arası nda  yapı lan  duâ  kabulü  ş ayandı r.  Bu  arada  duâ  edi­

niz. ”4

c) Namazda secdede olduğ umuz an da duaları n daha ziyade kabul oluna­

cağ ı andı r.

 

2  S. Tirmizî, K. Deavat, Hn. 3492.

3  M. S. Mü slim, Hn. 1880.

4  C. Sağ î r, 2/17.


 

 


Peygamberimiz secdelerimizi değ erlendirmemizi ş ö ylece ö ğ ü tlemiş tir:

“Kulun Rabbine en yakı n olduğ u an secdede olduğ u andı r. (Secdede) ç ok ç ok duâ ediniz. ”5

d) Cuma gü nü nü n ihtiva ettiğ i fakat ç ok ç ok dua edilmesi iç in aç ı klanma­

yan bir saat de duaları n kabul olunacağ ı zamandı r.

Peygamberimiz bu gerç eğ i ş ö yle aç ı klı yor:

“Cuma gü nü ’nde bir saat vardı r. Bir kul o saate denk dü ş ü rerek namaz kı ­

lar ve Allah’tan bir hayı r dilerse Allah ona dilediğ ini verir. ”6

e) Ramazan geceleri, Ramazan ve Kurban bayramları geceleri, Miraç, Be­

rat ve Kadir geceleri de duaları n daha ç ok kabul olunacağ ı kutsal zamanlardı r.

Yukarı da aç ı klamaya ç alı ş tı ğ ı mı z gü nler saatler ve anlar duaları n daha zi­

yade kabul olunacağ ı zaman birimleri olduğ u gibi bazı kiş ilerin yaptı ğ ı dualar da kabul olunma aç ı sı ndan imtiyazlı dı r.

Peygamberimizin sunacağ ı mı z ş u hadisleri bu gerç eğ i aç ı klamaktadı r:

“Bir Mü slü man’ı n gı yabı nda bir din kardeş i iç in yaptı ğ ı dua kabul olunur. Mü slü man, din kardeş ine dua ettikç e yanı baş ı ndaki ö zel vazifeli melek de ş ö y­

le duâ eder:

­ Allah duanı kabul etsin. Sana da din kardeş in iç in istediğ inin bir eş ini versin. ” “Ana­babanı n ç ocukları na duası Peygamberin ü mmetine yaptı ğ ı duâ gibidir;



  

© helpiks.su При использовании или копировании материалов прямая ссылка на сайт обязательна.