Хелпикс

Главная

Контакты

Случайная статья





d) Estağfirullah 2 страница



a) Birinci bö lü mü, ferdî ve sosyal hayatı manen ç ö kerten iç ki, kumar, zina faiz, zulü m, kibir ve haset gibi haramlar oluş turmaktadı r.

b) İ kinci bö lü mü de İ slâ m’a, ortak akla ve ilmî verilere gö re zarara yö nelik oldukları ve yarar sağ lamadı kları bilinen faydası zlar oluş turmaktadı r.

Bü tü n  mü ’minler  İ slâ m  Dini’nin  emirlerinin  ferdî  ve  iç timaî,  maddî  ve manevî hayat iç in faydalı, yasakları nı n da zararlı olduğ una kesinlikle inanmak mecburiyetindedir.

Mü ’minler  haramları n  yasaklanı ş  sebebi  ve  amacı nı  bilmeseler  de  bu inanç ları ndan taviz/ö dü n veremeyecekleri iç in biz bu hutbemizde ikinci bö lü - me girecek leğ ivler/faydası zlar ü zerinde duracağ ı z.

Kaç ı nmakla emrolunduğ umuz bu tü r faydası z sö z, iş ve davranı ş lara iç ti- maî bü nyemizde ve ferdî hayatı mı zda mü ş ahede ettiğ imiz aş ağ ı daki misalle-

ri verebiliriz.

 

 

1  Mü ’minû n 3.


 

671


 

 


 

672


Aziz Mü minler!

•  Fertleri  ciddî  bir  İ slâ m  insanı  olarak  hayata  hazı rlayamayan;  cemiyet

yararı na atı lı m yapabilecek, kı vamda ö zgü r ve ü retken olarak yetiş tiremeyen

-devrimiz eğ itim sistemi gibi- eğ itim sistemleri leğ ivdir. Faydalı ya dö nü ş tü rü l- mesi hayatî bir gerekliliktir.

• Cemiyetimizin haldeki ve gelecekteki ihtiyaç ları m karş ı lamak maksadı -

na yö nelik olmayan fakat nedendir bilinmez ilmî ç alı ş malar olarak tavsif olu-

nan Tez’ler de lâ ğ ivdir/faydası zdı r.

• Toplumun ç ok bü yü k ç oğ unluğ u iç in gerekli olmadı ğ ı ndan hammad-

de ve iş gü cü israfı na sebep olan ve ancak haram iş lenmesine ortam hazı rlayan aş ı rı lü ks maddelerin imalâ tı nı yapmak ve bu gibi maddelerin ticareti ile iş ti- gal de bir leğ ivdir/faydası zdı r.

Mü min yatı rı mcı lar ve tü ccarlar bö ylesi leğ ivlerden kaç ı nmalı, gerekli ve dayanı klı maddelerin ü retimi ve ticaretinde bulunmalı dı rlar.

• Bü yü k maddî masrafları gerektiren, iş gü cü israfı na sebep olan tantana-

lı aç ı lı ş merasimleri leğ ivdir. Yani faydası z iş lemdir.

• İ slâ mî ö lç ü leri taş acak, makul zaman birimini aş acak ş ekilde sporla iş - tigal etmek, iş gü cü ve heyecan israfı na sebep olacak tarzda mü sabaka seyret- mek de leğ ivdir.

Ö rtü lmesi gereken yerleri ö rtmeksizin spor yapmak ve bu İ slâ mî dü stû run uygulanmadı ğ ı mü sabakaları, ö zellikle kadı nlar arası yü zme, voleybol ve atle- tizm tü rü mü sabakaları seyretmek ise kesin haramdı r.

• Dinî, ilmî, tarihî ve ahlâ kî vasfı bulunmayan kitapları, İ slâ mî ve genel kü ltü rü geliş tirmeyen ve de aktü aliteyi doğ ru olarak sergilemeyen gazete ve mecmuaları almak-okumak da bir leğ ivdir.

• Sı la­ı rahim yapmak, din ve medeniyet tarihi eserlerini gö rü p tefekkü r etmek, Hakka ç ağ ı rmak, ticarî ve kü ltü rel iliş kiler kurmak gibi meş ru bir mak- sada mü stenit olmayan seyahatler de lâ ğ ivdir.

• Allah’ı n zikrinden yoksun, bilgi alı ş veriş ine dayanmayan, ö lç ü sü z mi­ zaha kaç an, amelî bir faydaya dö nü k olmayan konuş malar da kalbi katı laş tı - ran, ihlâ sı tö rpü leyen lâ ğ ivdir. Yani faydası z uğ raş ı dı r.

• Faydalı ­faydası z ayı rı mı nı ciddî bir ş ekilde yapmaksı zı n zamanı ö ğ ü t- mek iç in televizyon seyretmek, radyo dinlemek, hele hele sigara gibi zararla-


 

 


rı kesin olan maddeleri kullanmak da leğ ivdir. Hem de harama yakı n pek bü -

yü k bir lâ ğ ivdir.

• Estetik amaç la itina gö sterilmesi İ slâ m Dini’nin bir emri olmakla bera- ber giyimde aş ı rı lı k da bir leğ ivdir.

Mü slü manları n fert ve toplum olarak bilinç li bir gayretle kaç ı nması ge- reken bu gibi leğ ivlere yani faydası zlara benzeri pek ç ok leğ ivler daha ilâ ve edilebilir.

Ferdî ve iç timaî hayatı mı za, dolayı sı yla dü nya ve â hiretimize zarar verebi- lecek leğ ivlere yani faydası z sö z, davranı ş ve iş lere karş ı korunabilmemiz iç in Peygamberimiz ş ö yle buyurmuş lardı r:

[“İ ki gü nü mü savi geç en aldanmı ş tı r... ”

“.. (O halde) sana fayda sağ layacak olana yapı ş. Allah’tan yardı m iste. Â ciz ol­

ma... ”

Zira “Allah, gayret gö stermeksizin acizliğ i benimseyenleri kı nar... ”]2

Mü minler!

Sö z, iş ve davranı ş lardaki faydası zlardan kaç ı nmadı kç a gerç ek bir Mü slü - man ve verimli bir insan olmak mü mkü n değ ildir. Zira ortak akı l ve mü sbet ilim zaviyesinden bakı ldı ğ ı nda İ slâ mî ö lç ü lere gö re faydası z olan sö zler, dav- ranı ş lar ve iş lerin geliş meyi engelleyici, haramlara ve de zararlara yol aç ı cı va- sı fta oldukları gö rü lü r.

Bu itibarla faydası zları bı rakmak hayra yö nelmenin haramları ö nlemenin ve zararları gidermenin ö n ş artı dı r.

Peygamberimizin “Kendisini alâ kalandı rmayan faydası zları bı rakması kiş i­ nin Mü slü manlı ğ ı nı n gü zelleş tiğ inin belgesidir. ”3 buyurması bu gerç eğ i aç ı klamak iç indir.

Aş ağ ı da sunacağ ı mı z hadî sleri de aynı gerç eğ i vurgulayan hadî sler olarak değ erlendirebiliriz.

-Salâ t ve selam ü zerine olun-Peygamberimiz ş ö yle buyuruyor:

[“(Helâ liyeti ve haramiyeti faydalı lı ğ ı ve zararlı lı ğ ı hususunda) sana ş ü phe ve­

reni bı rak. Ş ü phe vermeyene sarı l... ”

 

2  K. Hafâ, Hn. 2466; M. Mesâ bî h, Hn. 5298 ve C. Sağ î r, 1/78.

3  Et­Tac, 5/186.


 

673


 

 


 

674


“Allah’ı anmaksı zı n (Allah’ı anmak gibi bir faydaya yö nelik olmaksı zı n) ç ok

konuş mayı n. Zira Allah’ı anmaksı zı n ç okç a konuş malar kalbi katı laş tı rı r. Allah’tan en uzak olan insan ise kalbi katı olandı r. ”]4

Mü slü manlı ğ ı gü zel bir insan olabilmek iç in ş ü phesiz leğ ivle; faydası zlar-

la iş tigal eden kiş ilerden de kaç ı nmak lâ zı mdı r. Zira bu gibi gafil kimselerle alâ ka kurmak, iliş kileri sü rdü rmek de bir leğ ivdir.

Leğ ivin bu tü rü nden kaç ı nmanı n zarû reti ve faziletini de Rabbimizin ö v- dü ğ ü mü minlerin bir vasfı nı aç ı klayan Kasas Sû resinin 55. â yetinden ö ğ reni- yoruz:

“Onlar faydası z sö zler iş ittikleri zaman o sö zleri sö yleyenler den yü z ç evirir­

ler ve ş ö yle derler:

­ Bizim (faydalı ) amellerimizin sorumluluğ u bize, sizin (zararlı ) amellerinizin sorumluluğ u da size aiddir. Hoş ç a kalı n, biz câ hillere ilgi duymayı z. ”

Muhterem Mü minler!

Lağ ivden (faydası z sö z, iş ve davranı ş tan) sakı nmanı n hayrı n ö n ş artı ol- ması cihetiyle diğ er gü zel amellerle birlikte Firdevs Cennetine varis kı lacağ ı bir gerç ektir. Lağ ivden sakı nmamanı n hayı rlara engel olması ve haramlara dü - ş ü rmesi sebebiyle diğ er kö tü amellerle birlikte  hiret saadetine mâ ni olacağ ı

da bir hakikattir.

Bu hakikati vefat eden bir sahabî hakkı nda diğ er bir sahabinin “Ona mü j­ deler olsun, O, Cennet’likdir. ” demesi ü zerine Peygamberimizin aş ağ ı daki sun- duğ umuz aç ı klaması ndan ö ğ reniyoruz:

“­ Ne biliyorsun Cennetlik olduğ unu? Belki o kendisini ilgilendirmeyen faydası z sö zler konuş tu, verilmesi gerç ekten malı nı eksiltmeyecek olanı vermekte cimrilik et­

ti de (bu yü zden Cennet’ten mahrum oldu. )”5

Yü ce Rabbimden cü mlemizi lağ ivden korunan, dü nya ve â hiretine fayda-

lı olan amellere koş uş an kulları ndan kı lması nı dilerim.

 

 

4  K. Hafa, Hn. 1307; Et­Tac, 183 ­185.

5  Tac, 5/186.


 

 

Allah İ ç in Sevmek

 

 


Allah’ı Rab, İ slâ m’ı Din ve Hz. Muhammedi Peygamber olarak kabul eden

mü minler birbirlerinin kardeş i, temsil ve hukukî iş lem yetkisi verilebilir dos- tudurlar.

Bu kardeş liğ i kuran ve bu dostluğ u aç ı klayan yaratı cı mı z Hz. Allah’tı r. Rabbimiz  Kur’â n-ı  Kerî m’in  Hucurat  Sû resi’nin  onuncu  â yetinde  ş ö yle

buyurur:

“Ancak ve ancak mü minler kardeş tirler. İ ki mü min kardeş arası nda kardeş lik iliş kileri ile ç eliş en bir ihtilâ f olursa onu giderip araları nı ı slah edin/dü zeltin.

Allah’ı n belirlediğ i kardeş liğ e aykı rı iş lerden sakı nı n. Bö ylece merhamet edile­

ceklerden olunursunuz. ”

Tevbe Sû resi’nin yedinci â yetinde de ş ö yle buyrulmaktadı r:

“Mü min erkeklerle mü min kadı nlar birbirlerinin velî leridir; temsil ve tasarruf yetkisi verilebilir dostları ve yardı mcı ları dı r.... ”

Gerç ekten, Allah’a inanan, O’nun insanlar iç in seç tiğ i ve razı olduğ u İ slâ m Dini’ni Hayat Dü zeni kabul eden ve Hz. Muhammed’i izinden gidilecek biri- cik “Hayat ö nderi” edinen fertler iç in kardeş ve dost olmak pek tabî idir.

Zira bu mukaddes kardeş lik ve ilâ hî dostluk, hayata aynı zaviyeden bak- tı ran, aynı değ er hü kü mlerini kullandı ran, ibadetlerden-kı lı k kı yafete, ü retim- den-tü ketime, ticaretten-eğ itime kadar aynı kuralları yaş atan ve aynı gayeyi paylaş tı ran mezkû r î man birliğ inin zarurî sonucudur.

Aziz Mü minler;

Aramı zdaki dinî kardeş lik ve dostluğ un bizlere yü klediğ i ilk bü yü k gö - rev karş ı lı klı sevgidir.


 

675


 

 


 

676


Sevgi imanı takibeden gö revdir. İ bâ detlerin en fazî letlisidir.

Adalet dü ş manları mı za bile gö sterilmelidir. Ama sevgi bö yle değ ildir. Sev-

gi gö sterilirken ö zen dikkat edilmesi gerekir. Ç ü nkü sevgi ve ancak Allah’a, Peygamberine ve İ slâ m Dü zeni’nin bağ lı ları na tahsis edilmesi gereken pek yü -

ce bir hayat sermayesidir.

Bu  sebepledir  ki  Allah  en  ç ok  kendisinin  sevilmesini  emretmiş tir.  Pey- gamberimiz de gerç ekten iman etmiş olmak iç in kendisinin ana-babadan, ç o- cuklardan ve diğ er insanlardan daha ç ok sevilmesi gerektiğ ini bildirmiş tir.

Kur’â n ve Sü nnet Allah ve Peygamberi sevilirken ancak ve ancak Allah’ı n

ve Peygamberinin sevilmesini istediklerinin sevilebileceğ ini aç ı klamı ş tı r.

Allah ve Peygamber sevgisinden kaynaklanan sevginin İ slâ m Dini’ndeki ö nemi ve değ erini bildirmek iç in Peygamberimiz ş ö yle buyurmuş lardı r:

“Amellerin en değ erlisi Allah iç in sevmek ve Allah iç in nefret duymaktı r. ”1

-Allah bağ lı ları nı artı rsı n- Peygamberimizin konumuza daha bir aç ı klı k

getiren hadî slerini Ebu Zer (r. a. ) dan dinleyelim.

Allah’ı n Resulü ş ö yle buyurdu:

- Allah’ı n en ç ok sevdiğ i ameller hangileridir biliyor musunuz?

Yö nelttiğ i bu soruya bir mü min tarafı ndan “namaz ve zekâ ttı r”, diğ er bir mü min tarafı ndan da “cihaddı r” cevabı verilince Peygamberimiz ş ö yle buyur­ muş lardı r:

­ Allah’ı n en ç ok sevdiğ i ameller, Allah iç in sevmek ve Allah iç in nefret duy­

maktı r. 2

Mü minler!

Mü minleri sevmenin bö ylesine yü ce, bö ylesine mü kâ fatlı olması nı n sebe-

bi hiç ş ü phesiz mü minlerin Allah katı ndaki ü stü n değ erinden ö tü rü dü r. Sevil- mesi vacip gö revimiz olan mü minin Allah katı ndaki kı ymetini, aç ı klamak iç in Peygamberimiz ş ö yle buyurmuş lardı r.

[“Mü min Allah’ı n sevgilisidir. ”

“Mü min Allah katı nda yakı nlı k sı rrı na ermiş meleklerden daha ü stü ndü r. ”

 

 

1  Et­Tac 5/78.

2  Miş kâ tü l­Mesâ bî h Hadis No: 5021.


 

 


“Mü min Kâ be’den daha ç ok hü rmete lâ yı ktı r. ”]3

Ö nemine değ inilen sevgi insan hayatı na renk veren, ı ş ı k saç an ve huzur yağ dı ran bir kı ymettir. Bü tü n ahlâ kî değ erlerin, insanî faziletlerin kaynağ ı dı r. İ nanç sı zlara ve toplum mü tecavizlerine karş ı israf edilmemesi gereken manevî varlı ğ ı mı zdı r.

Sevginin ulaş amayacağ ı gö nü l, ç ö zemeyeceğ i problem, sonuç landı rama- yacağ ı ihtilâ f ve varamayacağ ı yü celik yoktur.

İ nsan hayatı nda bö ylesine bü yü k bir yer tutan sevginin sevgi sö zcü ğ ü nü ç okç a ve sanatkâ rane kullanmakla gerç ekleş emeyeceğ i, ilimle sağ lanamayaca-

ğ ı ve fabrikalarda ü retilemeyeceğ i de bir hakikattir.

Ç ü nkü  edebiyat  sevgiyi  ancak  tasvir  etmektedir.  Tarih,  fizik,  kimya  gi-

bi ilimlerin sevgi gibi bir konusu yoktur. Onu ü retecek bir fabrika da kurula- mamı ş tı r.

O halde hava ve su gibi muhtaç olduğ umuz sevgiyi hangi kaynakta bula- cak, hangi kanallardan gö nü llerimize doldurabileceğ iz?

İ nsanı sevgiye istidatlı ve ihtiyaç lı yaratan Allah, sevgiyi iman kaynağ ı na doldurmuş, emirleri ve yasakları ndan oluş an gü zel amelleri de ona kanal yap- mı ş tı r.

a) Allah’a, ve  hiret hayatı na inanmadan yalnı zca fı trat gü cü yle sevginin kaynağ ı na ulaş mak, sü rekli olarak sevmek ve sevilmek mü mkü n değ ildir.

Rabbimiz bu hakikati ş ö yle aç ı klı yor:

“Rahmeti bü tü n canlı ları kuş atan (Allah) î man eden ve gü zel ameller yapanlar iç in (kalplerde) sevgi yaratacaktı r. ”4

Ancak imanla ulaş ı lan sevgi menbaı ndan ö zellikle gü zel ameller kanalı yla gö nü llerimizi doldurabileceğ imizi de Peygamberimiz aç ı klamı ş lardı r.

Yü ce Peygamberimiz-Ö nderimiz ö zellikle:

a) Selamlaş mayı, b) Hediyeleş meyi,

c) Birbirimizin elindekilere gö z dikmeden yaş amayı,

d) Nefsimiz iç in sevdiklerimizi mü min kardeş lerimiz iç in sevmeyi,

 

 

3  Muntahab­ü Kenzü l­Ummal 1/90­91; K. Hafâ Hn. 2676.

4  Meryem 96.


 

677


 

 


 

678


e) Sevdiklerimize sevdiğ imizi bildirmeyi,

f)  Allah  iç in  seviş enlere  verilecek  mü kâ fatı  ö ğ renip  hatı rlamayı,  sevgiyi geliş tirme vesileleri olarak ö ğ retmiş lerdir.

Gerç ek odur ki imansı z sevgiye ulaş ı lamaz ve sevgisiz de iman olgunlaş a- maz. Nitekim Peygamberimiz ş ö yle buyurmuş lardı r.

“(Ancak) Allah iç in seven, Allah iç in nefret duyan Allah iç in veren ve Allah iç in sı kı lı k yapan kiş i imanı nı olgunlaş tı rmı ş tı r. ”5

Sü rekliliğ i ancak iman ve gü zel amellerle sağ lanan ve ibâ detlerin en fazi- letlisi olduğ u aç ı klanan sevgi bazen ş efkat, bazen adalet, bazen saygı, bazen maddî yardı m, bazen aracı lı k, bazen ziyaret, bazen af, bazen sabı r ve bazen da uğ urda fedakâ rlı k ş eklinde aç ı ğ a vurulur.

Birbirimizi sevmek Rabbimizin emridir. Bunun iç in de ibâ dettir.

Bü tü n  ibâ detler  mü kâ fatlı  olduğ u  gibi  Allah  iç in  sevgiye  de  elbette  ki mü kâ fat verilecektir.

Sevgiyi anlamlandı ran ve yü celten de budur.

­Allah ondan razı olsun­Hz. Ebû Hü reyre ş ö yle anlatı yor:

“Mü minlerden  bir  toplulukla  birlikte  Hz.  Peygamberle  beraberdim. Allah’ı n Resulü (Cennet’i anlatı rken bize) ş ö yle buyurdu:

- Cennet’te, yakuttan sü tunlar ü zerinde kurulmuş olup, parlak yı ldı zlar gibi ı ş ı klar saç an, kapı ları sahiplerine aç ı lmı ş zebercedden ö zel daireler var- dı r.


(Dinlemekte olan) mü minler sordular:

­ Ya Resû lellah! Bu daireler kimler verilecek? Allah’ı n Resulü aç ı kladı:

- Allah iç in birbirlerini sevenlere, Allah iç in birleş enlere ve Allah iç in birbirle­

rini ziyaret edenlere verilecek. 6

Cuma mesajı mı zı Yü ce Allah’tan bizleri kendi rı zası iç in seviş enlerden kı l- ması duası yla bitiriyorum.

 

5  Et­Tac 5/78.

6  M. Mesâ bih Hadis No: 5026.


 

 

Sevginin Kaynağ ı  İ man ve Gü zel Amellerdir

 

 


İ slâ m Dini’ne imanla yaş anı lacak Hayat Dü zeni’nde birleş en mü minlerin

en mukaddes gö revleri birbirlerini sevmeleridir.

Yü ce Peygamberimiz bu kudsî gö revin ö nemini aç ı klayan bir hadî slerinde ş ö yle buyurmuş tur;

“Allah’a  î mandan  sonra  amellerin  en  faziletlisi/en  sevaplı sı  insanları /in- sanlı k ç izgisini koruyan mü minleri sevmek ve onlar tarafı ndan sevilmektir. 1

Yapı ş ı lacak î man kulpları nı n en sağ lamı olan Allah iç in sevgiyi ş ü phesiz nesir ve ş iirle oluş turmak, ilimle sağ lamak ve fabrikalarda ü retmek mü mkü n değ ildir.

Bü tü n insanî ve ahlâ kî değ erler gibi sevgi de yaratı lı ş ç izgisinde İ man’la ve

Gü zel Amellerle sağ lanı r.

• Birbirlerimizi Allah iç in sevebilmenin ilk mü him ş artı sağ lam bir imana sahip olmaktı r. Vedû d olarak sevginin kaynağ ı olan Allah’ı n rı zası nı amaç laya- rak gü zel ameller yapmaktı r.

İ slâ mî iman ve hayat olmadan yalnı zca fı tratı mı zdan alı nacak gü ç le yal- nı zca Allah iç in sevme ve sevilebilme fazileti kazanı lamaz. Bu erdeme sü rekli- lik kazandı rı lamaz,

Kalpleri istediğ i an, dilediğ i ş ekilde yö nlendirmeye kâ dir olan Mevlâ mı z bu gerç eğ i ş ö ylece aç ı klar:

“Rahmeti bü tü n canlı ları kuş atan Allah, ancak iman eden ve gü zel ameller ya­

panlar iç in sevgi yaratacaktı r. ”2

 

 

1  El­Camius­Sağ î r (Efdalü )1/49.

2  Meryem 96.


 

 

679


 

 


 

680


Kalplerin sevgilisi olan Yü ce Peygamberimiz de Allah iç in sevmenin an-

cak î man ve gü zel amellerle ulaş ı lan Allah sevgisinden kaynaklanabileceğ ini ş ö ylece bildirmektedir:

“Allah, (imanı, sö zleri, iş leri ve davranı ş ları sebebiyle) bir kulunu sevdiğ i zaman vahiy meleğ i Cebrail’i ş ö yle buyurur:

- Ben bu kulu seviyorum. Onu sen de sev. Cebrail de bu kulu sever ve Se- ma meleklerine duyuruda bulunarak ş ö yle der:

- Bu kulu Allah seviyor. Siz de sevin.

Bu bildiriden sonra Gö k melekleri de bu kulu severler. Sonra da (Allah’ı n lü tfu ve meleklerinin ilhamları yla) o kul iç in yeryü zü ndeki insanlar arası nda sevgi yaygı nlaş tı rı lı r. ”3

Ma’naları nı sunduğ umuz â yet ve hadî sten tam bir aç ı klı kla ö ğ reniyoruz ki;

a) Hakları nda ö zel bir propaganda yapı lmadı ğ ı halde bazı mü min kulla-

rı gö rdü ğ ü mü z andan itibaren sevebilmemiz, onları n Allah tarafı ndan sevilmiş kullar olmaları sebebiyledir.

b) Birbirlerimizi sevemeyiş imiz de iman zaafı ve amel yetersizliğ i sebebiy-

le Allah iç in sevgiye yö nlendirilmeyiş imizdir.

Sevginin İ slâ mî iman ve gü zel amellerden oluş an genel yolu yanı sı ra Pey- gamberimizin ö ğ rettiğ i ö zel yolları da vardı r.

* Birbirimizi sevebilmenin Peygamberimiz tarafı ndan ö ğ retilmiş bir yo-

lu selâ mlaş maktı r.

Selâ m,  Allah’ı n  ismi  olan  Selam  sö zcü ğ ü  ile  O’nun  koruması nı  dileyen bir duâ dı r. Muhataba gü ven veren barı ş duyurusudur. Konuş up kaynaş maya vesî le olan manevî rabı tadı r.

-Allah ş anı nı artı rsı n- Peygamberimiz-ö nderimiz Hz. Muhammed ş ö yle bu- yurmuş tur:

“Canı m yö netimi olan altı nda bulunan Allah’a yemin ederek sö ylü yorum: sizler imâ n etmedikç e Cennet’e giremezsiniz. Birbirinizle seviş medikç e de gerç ekten iman etmiş olmazsı nı z.

Yaptı ğ ı nı z zaman birbirlerinizi sevebileceğ iniz bir ameli/iş i size ö ğ reteyim mi? Ç okç a vererek aranı zda selamlaş mayı yayı n. ”4

 

 

3  Et­Tac 5/79.

4  Et­Tac 5/244.


 

 

Mü minler!

Selâ m, muhatap iç in yapı lmı ş barı ş anlamı nı da iç eren bir duâ olduğ u gi-

bi mü min iç in de ş ahsı nı tanı tma iş lemidir.

Mü min selâ m verirken kendisini ş ö yle takdim etmiş olur:

“Ey  Mü min  kardeş im!  Seni  “Esselâ mü  Aleykü m”  ş eklindeki  Kur’â n  ve Sü nnet kaynaklı duâ cü mlesi ile selâ mlayan ben, barı ş ı ö nceleyen insanı m. Yü - reğ i sevgi ile dolmuş, adalet ile yoğ rulmuş bir mü min kardeş im.. Sana Allah’tan gü ven diliyorum. Bana bağ lanabilirsin. ”

Selâ m’ı n taş ı dı ğ ı bu ma’na yü celiğ i dolayı sı yladı r ki Peygamberimiz, “İ n­ sanları n en cimrisi selâ m vermekte cimri olandı r. ”5  buyurmuş tur. Her bir selâ m verme ve almaya en az on sevap verileceğ ini de mü jdelemiş tir.

* Peygamberimizin bildirdiğ i bir sevgi yolu da birbirlerimizle hediyeleş me-


dir.


 

 

Gü zel sö zler, davranı ş lar ve iş ler insanları sevindirdiğ i gibi yapı lan ikram-


 

681


lar, verilen hediyeler de kalpleri mesut eder. Gö nü lleri sevgi ile yeş ertir.

Bu  sebeple  Peygamberimiz  “Hediyeleş iniz  ki  birbirlerinizi  sevebilesiniz. ”6

buyurmuş lardı r.

Birbirimizle hediyeleş mek iç in bayram gü nlerini, kandil gecelerini, dü - ğ ü nleri, doğ umları, mezuniyetleri, aç ı lı ş merasimlerini, iş e giriş leri, meslekî baş arı lan ticarî mü nasebetleri, ziyaretleri ve benzeri vesileleri hediyeleş me se- bebi kı lmalı yı z.

Peygamberimizin bu ö ğ ü tlerinde ş ü phesiz sevgi doğ uran pek bü yü k bir hayı r vardı r.

* Birbirlerimizi sevebilmenin bir vesî lesi de mü min kardeş lerimizin mal- ları na, mevkilerine ve sahip oldukları diğ er ni’metlere gö z dikmemektir. Ç eke- memezlik ateş ine dü ş memektir.

Bu sevgi vesilesini biz,

­ Ya Resû lellah! Yapacağ ı m zaman Allah’ı n da, insanları n da beni seveceğ i amelleri bana ö ğ retir misiniz? ş eklinde ricada bulunan bir mü mine Peygam- berimizin verdiğ i ş u ö ğ ü tten ö ğ reniyoruz.

 

5  Keş fü l-Hafâ, Hadis No: 667.

6  Keş fü l­Hafâ, Hadis No: 1023.


 

 


 

682


- (Kalbini Allah’a yö nelterek) dü nya hayatı nı Ahiret gayesiyle yaş a ki Allah

seni sevsin, insanları n ellerindeki malları ve mevkilerine gö z dikme ki insanlar da seni sevsin. 7

* Allah iç in sevme bahtiyarlı ğ ı na erebilmenin bir ö zel yolu da nefsimiz iç in sevdiklerimizi mü min kardeş lerimiz iç in de sevmektir.

Ş ü phesiz sevgi sevgiye yol aç ar.

Karş ı sı ndakinin nefsi iç in sevdiğ ini ç ı kar dü ş ü nmeksizin kendisi iç in de sevdiğ ine inanan mü min sevgi ile dolmaz, muhabbetle ç ağ lamaz mı?

Bunun iç indir ki Peygamberimiz ş ö yle buyurmuş lardı r.



  

© helpiks.su При использовании или копировании материалов прямая ссылка на сайт обязательна.