Hüneyn Harbî

Hüneyn Harbî

İbn-i İshak anlatıyor:

Hevazin kabilesi Mekkenin fethini duyunca Malik bin Avfbütün Hevazin ve Sekif kabilelerini bir araya topladı.

Malik bin Avf etraf kabilelerinin de ittifaklarını aldıktan sonra hareketlerine ölüm dirim süsü verebilmek için kadınlarını, çocuklarını, koyunlarını, sığırlarını da beraberlerine alarak savaşa çıktılar.

Düşman ordusu Evtas denilen yerde toplandı. Aralarında sözüne mutlak olarak itaat edildiği tecrübeli ve aynı zamanda cesaretli çok yaşlıDüreyd bin El-Simme El-Cüşemi de bulunuyordu.

Düreyd; "Biz hangi vadideyiz?" dedi.

Evtas vadisinde olduklarını söylediler.

İhtiyar; "Atların güzelce dolaşacağı bir yerdir. Ne sert ne de fazla yumuşaktır. Develerin böğürmesini ve eşeklerin anırmalarını çocukların ağlamalarını koyunların melemelerini işitiyorum" dedi.

Etrafındakiler; "Malik kadın, çoluk - çocuk ve malların hepsini beraberce sevketti" dediler.

Düreyd; "Malik şimdi nerdedir, bana çağırın"dedi.

Maliki çağırdılar. Malike dönerek; "Niçin böyle davrandın?"

Malik;"Mal ve çocuklarını da getirdim ki bunları düşünerek herkes savaşa gönülden katılsın."

İhtiyar Düreyd: "Vallahi iyi bir koyun çobanı olabilirsin. Bozguna uğramış bir orduyu hangi şey geri döndürebilir? Eğer harb senin lehine tecelli ederse bunu kılıç ve oku ile erkekler gerçekleştirir. Şayet aleyhine tecelli ederse o zaman çoluk çocuğun ve malın rüsvay olur."

Sonra; "Kâb ve Kilab kabilesi ne yaptı?"

Onlar; "Onlardan hiç biri savaşa katılmadı"dediler.

Düreyd; "Eğer bugün hayırlı bir gün olsaydı onlarda iştifak eder, kaybolmazlardı. İsterdim ki siz de onlar gibi hareket etmiş olsaydınız, içinizde harbe iştirak edeniniz var mı?"

"Amr bin Amir ve Avf bin Amir"dediler

Düreyd; "Amir'in iki genç yavrusudurlar harbin tekniği bilmedikleri için size ne fayda ne de zararlı olur"dedi.

Daha sonra ileriye gözcüler göndererek İslâm ordusundan haber almak istediler. Gidenler bir müddet sonra korku ve dehşetler içerisinde geri döndüler ve:

"Biz siyah atlar üzerine binmiş erkekler gördük. Vallahi eğer onlar bize hücum ederlerse hiç bir zaman onları zapt edemeyiz. Önünde hiç bir güç duramaz" dediler.

Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem düşmanın geldiğini işitince Abdullah bin Hadred El-Eslemiyi gözcü olarak gönderdi. İçlerine kadar gidip onlardan haberler getirmesini emretti.Abdullah içlerine kadar giderek onlardan önemli bilgiler elde ederek Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem'e geldi.

Ordu hareket hazırlığı içinde iken Müşrik Safvan bin Ümeyyenin yanında bir hayli silâh ve zırh olduğu haberi geldi.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem :

"Ya Eba Ümeyye yarın harbe gireceğimiz için silâhlarını bize emanet ver" dediler.

Safvan; "Zorlamı almak istiyorsun?"

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem;

"Hayır, emanet olarak almak istiyorum, geri sana vereceğim" dedi.

Safvan yüz zırh ve o kadar da silâh verdi.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem;

⇐ Предыдущая 23 24 25 26 272829 30 31 32 Следующая ⇒