Хелпикс

Главная

Контакты

Случайная статья





Vahyin Çeşitleri. Ruhul Kudüs kalbime üfleyerek dedi ki; Hiç bir varlık kendi rızkını ve ecelini tamamlamadıkça ölmeyecektir.. Allahtan korkunuz da rızk arayı#



Vahyin Çeşitleri

 

Peygamberimize gelen vahiy bir kaç çeşittir.

1 - Rüya halinde gelen vahiydir.

Ubeyt bin Ömer; "Nebilerin rüyası vahiydir" dedikten sonra şu âyeti okudu;

"Ben rüyada seni kesiyorum gördüm."(7/102)

2 - Görünmeden Meleğin kalbine ilka ettiği vahiydir.

Bu hususu Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle bir hadisle ifade buyurmuşlardır:

"Ruhul Kudüs kalbime üfleyerek dedi ki; "Hiç bir varlık kendi rızkını ve ecelini tamamlamadıkça ölmeyecektir."

Allahtan korkunuz da rızk arayışınızda helâli talep ediniz. Rızkın gecikmesi ve azlığı sizi haramlara sevketmesin. Allah'ın katındaki güzel cennet hayatına erişmek ancak ona itaatla mümkün olabilir."

3 - Vahiy Meleği bir adam suretine girerek Peygamberle konuşur.

Bu mertebedeki vahiyi bazen ashapta görürdü.

4 - Peygambere Vahiy bazen çıngırak sesi gibi gelirdi.

En şiddetli olanı da bu idi. Melek onunla ilgi kurardı. Bu derecedeki vahyi aldığı zaman şiddetli soğuk günlerde bile Peygamberin her iki şakağından terler boşalırdı. Devesinin üstünde ise devesi çökerdi.

5 - Melek kendi suretinde gelirdi. Ona Allah'ın istediğini vahyederdi.

Bu şekilde gelişi "Necm"sûresinde bildirildiği gibi iki kere vaki olmuştur.

6 - Miraç gecesinde göklerin ötesinde Allah'ın ona vahyidir.

Namaz ve başka ibadetler vahiy edilmiştir.

 

İbn-i El-Kayyim rahimetullahi aleyh'e göre;

Allah'ın rasulüne ilk olarak vahyettiği emir; "Yaratan Rabbinin ismiyle oku" olmuştur. Bu aynı zamanda Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in nübüvvetinin de başlangıcıdır.

İlk inen vahiy'de Allah-u Teâlâ Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e tebliğden önce okumasını emretmiştir.

Sonra "Ey bürünen kalk ve korkut" emri gelmiştir.

Nebilik görevini "Oku" emriyle, Resûllük görevini ise "Ey bürünen", hitabiyle yüklenmiştir.

Daha sonra akraba ve yakın aşiretini, kavmini ve daha sonra da etraf kabileleri, bütün arapları ve bütün dünyayı ikaz etmek / uyarmak görevini yüklendi.

Hiç bir savaşı ve Cizye sözü edilmeden on küsur yıl sadece dâvet ile memur bulunuyordu. Karşılaşılması muhtemel işkence ve eziyetlere sabırla karşı koyma emrine uygun hareket ediliyordu.

Sonra Hicret izni verildi. Ondan sonra Savaş Ruhsatı verildi.

Zamanla Müslümanlara savaş açanlara karşı savaş, savaşa katılmayanlara karşı savaş yapmama emri nazil oldu.

Daha sonra Din Allah'ın oluncaya kadar Müşriklerle savaş emrine muhatap oldu.



  

© helpiks.su При использовании или копировании материалов прямая ссылка на сайт обязательна.